Reçel tarifleri arasında en klasik olanlardan biridir gül reçeli. Yoğun aroması ve hoş kokusuyla kendine hayran bırakır! Kahvaltıda kızarmış ekmek ve kaymak varsa mükemmel pembe rengiyle gül reçeli de hemen yerini alır. Gül reçeli yapımı, bildiğimiz diğer meyve reçellerinden biraz farklı ve daha meşakkatli ama ortaya çıkan lezzetin tadına baktığınızda tüm uğraşlarınıza değeceğine emin olabilirsiniz.
Gül reçeli Osmanlı döneminden beri mutfağımızda olan ve severek tüketilen bir tarif. Belki de bu kadar bilinen ve klasik bir reçel olmasının da en büyük sebebi uzun yıllardır hayatımızın içinde yer almasından dolayıdır.
Gül reçeli tarifine başlamadan önce, gül ile ilgili göz atmanızı önerdiğimiz iki harika yazıyı da buraya bırakıyoruz: "Gül nasıl yetiştirilir?" ve “Gül suyu ile cilt bakımı” keyifli okumalar!
Gül reçelinden yeterince bahsettiysek şimdi tarifimize ve tarifi uygularken ihtiyacınız olabilecek bilgilere geçelim. Mis gibi kokan güller toplandıysa hadi başlayalım!
Gül reçelinin hoş aromasına sahip olması için kokulu güllerden yapılması gerekir ve genelde kırmızı ya da pembe güller kullanılır. Çok kolay bulunması mümkün olmasa da yabani güllerden hazırlanan gül reçelinin de tadı bambaşkadır.
Bizim coğrafyamızda gül denildiğinde akla ilk gelen Isparta olur. Kokulu ve büyük yapraklı güllerin yetiştiği Isparta’da en leziz gül reçelleri ortaya çıkar.
Gül reçeli güçlü bir antioksidandır, iştah artırıcı özelliği vardır. Mide, bağırsak ve karaciğer sağlığını destekler.
Gül reçelinin acı olmaması için gül yapraklarının ucundaki beyaz kısımlarının kesilmesi faydalı olacaktır. Gül yapraklarının tatlı olduğundan eminseniz bu işlemi yapmadan da gül reçelini hazırlayabilirsiniz.
100 gram gül reçeli yaklaşık 278 kaloridir.